Genel olarak;
İsviçre, coğrafi konum olarak Avrupa Birliği’nin ortasında yer almakla birlikte, Avrupa Birliği üyesi değildir. İsviçre kişi başına düşen gayri safi yurt içi hasıla bakımından dünyadaki en zengin ülkelerden biridir.1 Her iki dünya savaşında tarafsız kal- mıştır.2
İsviçre Federal Anayasası’nın kabulü ile 1848 yılında kurulan İsviçre; 26 kantondan (bölge/eyaletten) ve yaklaşık 2900 belediyeden oluşmaktadır. Kan- tonlar yerel konularda kendi kendilerini yönetebilmektedir. Belediyeler ise faaliyetlerini bağlı bulunduğu kantonun denetiminde sürdürmektedirler.3
Her kanton federal hukuka aykırı olmamak kaydıyla kendi anayasalarına ve yasalarına sahiptirler. Ayrıca her bir kantonun kendi meclisi, hükümeti ve mahkemeleri vardır. İsviçre Anayasası tarafından federal kanunların uygulamasının denetleme yetkisi en yüksek yargı organı olan Federal Yüksek Mahkeme’ye verilmiştir. Federal Yüksek Mahkeme’nin görevi kanton mahkemelerinden gelen temyizlere ve federal yönetimin idari kararlarına bakmaktır.4
İsviçre ile ikili ilişkiler 1899-1900 yıllarında Osman- lı İmparatorluğu’nun Brüksel’deki Elçisinin İsviçre nezdinde görevlendirilmesi ile başlamıştır. İsviçre ile ilişkilerimizin önemli bir boyutunu bu ülkede yaşayan yaklaşık 130 bin vatandaşımız oluşturmaktadır.5 2019 sonu itibariyle ülkemizde 886 adet İsviçre sermayesine sahip şirket faaliyet göstermektedir. T.C. Merkez Bankası verilerine göre 2002 – 2019 döneminde İsviçre’nin ülkemizdeki yatırımlarının toplamı 2 milyar 923 milyon Dolar’a ulaşmıştır. Aynı dönemde İsviçre’deki Türk yatırımlarının toplamı ise 1 milyar 30 milyon Dolar’dır.6
İsviçre ile ikili ilişkiler 1899-1900 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu’nun Brüksel’deki Elçisinin İsviçre nezdinde görevlendirilmesi ile başlamıştır. İsviçre ile ilişkilerimizin önemli bir boyutunu bu ülkede yaşayan yaklaşık 130 bin vatandaşımız oluşturmaktadır. 2019 sonu itibariyle ülkemizde 886 adet İsviçre sermayesine sahip şirket faaliyet göstermektedir.
Türk Medeni Kanunu ve Tarihi Arazi Kanunu
Osmanlı Devletinde ilk tapu kayıtları 1535 yılında Kanuni devrinde başlamıştır. Bu defterlere ku- yud-u hakani veya kuyud-u kadime denir. Bu ka- yıtlar tapu sicil mahiyetinde olmayıp vergi düşüncesiyle yapılmaktaydı.7 Osmanlı Devletinde arazi rejimi fermanlara fetvalara örf ve adetlere dayan- makta ve ülke toprakları yararlanılan ve yararlanılmayan şeklinde iki ayrı özellikten oluşmakta idi. Tanzimat döneminde girişilen ıslahat hareketlerinde 1858 (1274) tarihli Arazi Kanunu ve 1859 yılın- da Tapu Nizamnamesi yürürlüğe girmiştir. Arazi Kanunu, araziyi mülk, miri, vakıf, metruk (kamu malları) mevat arazi olarak beşe ayırmıştır. Mülk araziye ilişkin hükümler Mecelle’de düzenlenmiş- tir.8
Mecelle
Tanzimat döneminde, Fransız Medeni Kanunu’nun etkisiyle hukuk uygulayıcılarına yol göstermek amaçlı Ahmet Cevdet Paşa’nın çabalarıyla Mecelle ortaya çıkmıştır.9 1876 yılında yürürlüğe giren Mecelle, Türk tarihindeki ilk Medeni Kanun olarak kabul edilmektedir.10 Mecelle, ülkemiz hukukçuları tarafından oluşturulmuş özgün bir çalışmadır. İlk kitabı 20.05.1869 ve son 16. kitabı 16.09.1876 tarihinde kanunlaşmıştır. Mecelle, günümüz Medeni Kanununun bir bölümü ile Borçlar Kanunu ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa karşılık gelmekte olup; 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin yürürlüğe konulmasıyla birlikte 04.10.1926 tarihinde yürürlükten kaldırılmıştır.11
Mecelle’de İlgisini İnanılır Kılma
Mecelle’de eşya hukukuna ilişkin hükümler mül- kiyet hakları, sınırlı aynı haklar, irtifak hakları, rehin hakları, gayrimenkul mükellefiyeti, mülkiyeti kazanma yolları, mülkiyet çeşitleri, tam mülkiyet eksik mülkiyet(çıplak mülkiyet), feri mülkiyet şuyu halinde mülkiyet, intifa hakkı, mülkiyet hakkının sınırlandırılması, irtifak hakları, geçit hakkı, üst hakkı, mecra hakkı, irtifak haklarının kazanılması, rehin, şufa mülkiyet hakkının sona ermesi başlıklarıyla günümüz Türk Medeni Kanunu ile genel hatları itibariyle benzerlik taşımaktadır.
Mecelle, malı “insanın eğilim gösterdiği ve ihtiyaç zamanı için biriktirdiği taşınır ve taşınmaz şey” şeklinde tanımlamaktadır. “Mal, tabʿı insânî mâʾil olup da vakti hâcet için iddihâr olunabilen şeydir ki menkûle ve gayri menkûle şâmil olur.” (madde 126)
Malın temel unsurları şunlardır. a) Malın insan tabiatının kendisine meylettiği, insanın faydası için yaratılmış bir şey olması. b) Ele geçirilebilmesi (ihrâzı) ve ihtiyaç zamanı için depolanabilir olması (iddihâr). c) Şerî’atın normal şartlarda kullanımına izin vermiş olmasıdır. Şerî’atın normal şartlarda kullanımına izin vermiş olması şartı, fiziki bir varlığı bulunması ve hayatta kalma gibi zarurî bir ihtiyacı karşılaması sebebiyle bir menfaat sağlamasına rağmen, normal şartlarda kullanımına ve kendisinden istifadeye izin verilmeyen şeyin (ḫamr) Müslümanlar için mal sayılmadığını ifade etmektedir.12
Ayrıca, Mecelle’nin 58. maddesi “Teb’a üzerine tasarruf, maslahata dayanır. Halkın maslahatına göre tasarruf yapılır, şahısların menfaatine göre değil. Hakimin, insanların mallarında ve vakıflar hakkındaki tasarrufları da maslahata dayanır. Eğer halkın menfaatine uygun olmazsa, teb’a- nın mallarında tasarruf caiz olmaz.” hükmündedir. Raiyye/teb’a: Umum insanlardır ki, valinin veya devlet yetkililerinin idaresi altında bulunurlar. Maslahat yoksa hakimin tasarrufu sahih olmaz. Misali: Hakim birine, hazine malını veya başkasının malını telef etmekle emretse, bu izni sahih olmaz. Eğer hakim kendisi böyle malları telef ederse, ödemesi gerekir. Hasılı kelam, sultanın, hakimin, valinin, velinin tasarrufları, maslahat üzere olursa sahihtir, değilse geçerli olmaz.13
743 sayılı Türk Kanunu Medenisi
1926 yılında kabul edilen 743 sayılı Kanun ile 864 sayılı (kısaca) Tatbikat Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile dolaylı olarak Arazi Kanunu ve Mecelle yürürlükten kaldırılmıştır. Arazi Kanunu’nun yürürlükten kaldırılması ülkemiz için çok önemlidir. Zira onunla birlikte miri ve mülk arazi ayrımı da son bulmuştur. Miri arazi üzerindeki kullanma ve yararlanma hakkı 743 sayılı Kanun ile mülkiyet hakkına dönüşmüştür.
1926 yılında 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin kabul edilmesinin ardından, 1910 tarihli İsviçre Tapu Sicili Nizamnamesinin de Türkçe’ye çevrilmesiyle 08.10.1930 tarihinde 10012 sayılı Tapu Sicili Nizamnamesi hazırlanmıştır.14
Türk Medeni Kanunu hazırlanırken İsviçre Medeni Kanunun esas alınmasının temel nedenleri; bu kanunun, pratik olması, karar verirken olayları esas alması, açık ve anlaşılır bir dille yazılmış olması, hâkime takdir yetkisi tanımış olması ve Avrupa’daki en yeni ve en modern medeni kanun olmasıdır. Ayrıca, Kanunun Fransızca kaleme alınmış olması da oldukça önemlidir. Keza dönemin pek çok Türk hukukçusu yabancı dil olarak çoğunlukla Fransızca bilmektedir. Bu durum kanunun uygulaması sırasında pek çok olumlu sonuç doğuracaktır.15
743 sayılı Kanunda tapu sicilinin açıklığına ilişkin hüküm ‘Tapu Sicilinin Aleniyeti’ başlıklı 928. maddesinde düzenlenmiş olup; madde “Tapu sicili alenidir. Alakası olduğunu ispat eden herkes, kendisince ehemmiyeti olan başlıca sayfaların evrakı müsbitesiyle birlikte tapu sicili memurlarından biri huzurunda kendisine irae edilmesini yahut bunların birer suretinin verilmesini istiyebilir. Kimse tapu sicilinde mukayyet olan bir keyfiyetin kendisine meçhul olduğu yolunda bir iddia dermeyan edemez” hükmündedir. 16
08.10.1930 tarihli Tapu Sicili Nizamnamenin 112. maddesi “Alakadarların tahriri talebi üzerine tapu kütüğünden veya evrakı müsbiteden çıkarılan suretler, muayyen şekillere tebean tanzim ve Tapu memuru tarafından tasdik olunur. Tapu memuru talep vukuunda tayin olunan bir kaydın sicilde mevcut olmadığını mübeyyin bir tasdikname verir. Kezalik Tapu İdareleri tarafından maliklere tasarruf vesikası mahiyetinde tapu senetleri verilir.” hükmündedir.17
1926 yılında kabul edilen 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ile 2002 yılında yürürlükten kaldırılmıştır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu
Tapu sicili sistemi, resmi bir makam önünde (Tas- dik Sistemi) ve malikin başvurusuyla deftere kay- dedilmesiyle (Torrens Sistemi) oluşur. Kaydın işlevi taraflar arasında geçerli şekilde doğmuş ayni hakkın varlığını üçüncü kişilere bildirmektir. Tapu sicili sistemi Alman, İsviçre ve Türk hukuk sistemlerinde uygulanmaktadır. Tapu sicilleri böylece taşınmazlar hakkında iş ilişkileri ile ekonomik bakımdan önemli bilgileri gösterir. Bu da iş hayatında önemli olan güveni sağlama bakımından yararlıdır.18
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda tapu sicilinin açıklığı 1020. maddede “Tapu sicili herkese açıktır. İlgisini inanılır kılan herkes, tapu kütüğündeki ilgili sayfanın ve belgelerin tapu memuru önünde kendisine gösterilmesini veya bunların örneklerinin verilmesini isteyebilir. Kimse tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremez.” şeklinde düzenlenmiştir.19
Türk hukukunda kamuya açıklık ilkesi Fransız ve Avusturya hukuklarında olduğu gibi mutlak değildir, az çok sınırlı bir mahiyeti vardır. Başka bir ifadeyle tapu sicilini inceleme yetkisi kayıtsız şartsız herkese değil ancak ilgisini inanılır kılan kimseye tanınmaktadır. İlgisini inanılır kılmak eylemi iki şart taşımaktadır. Birincisi ana sicilleri inceleyebilmek için hukuken korunan bir menfaatin mevcut olması gerekir ki bu menfaat maddi ekonomik, bilimsel veya ileride ortaya çıkabilecek olabilir. İkincisi bu menfaate tapu memurunun inanması gerekir. İnanılır kılmak ilginin menfaatin ispat edilmesi anlamına gelmemelidir.20
İsviçre Organizasyon – Kurumsal Yapı İsviçre’de, tapu sicilini düzenleyen kurumun adı Federal Tapu ve Emlak Hukuk Bürosu’dur.21 Federal hükümet, tapu sicili sistemini denetleyici otoritesidir, çünkü tüm ülke için merkezi bir tapu sicili bulunmamaktadır. Kantonlar, kendi tapu dairelerini kurmakla, tapu dairelerinin kendi bölgelerini tanımlamakla ve her bir tapu dairelerinin yönetimimden sorumludur. Kantonlar tapu sicili ile ilgili ücretleri belirleme konusunda da yetkilidirler. Her bir kantonda farklılık arz etmekle birlikte, tapu sicili kağıt ortamında ve gelişme imkanı buldukça elektronik ortamda tutulabilmektedir. Her kantonda, tapu sicili ile ilgili yasal hükümlülükler yerine getirilemediği için bazı kantonlarda tapu sicili başvuruları tam olarak yerine getirilememektedir.
Tapu kayıtlarının içerdiği bilgiler şunlardır: taşınmaz numarasını içeren ana taşınmaz kaydı, edinme sebebi/evveliyat kaydı, haritası, malik, ipotek gibi ikincil kayıtlar, gelirler.22
Tapu sicili kamusal bir sicil olup; tescil, değişiklik, tahsis, terkin işlemleri mülkiyet hakkını etkilemektedir. Tapu sicilinin kamusal niteliği sayesinde, ilginin ispat edilmesine gerek kalmadan taşınmaz ile ilgili çoğu verilere ulaşılabilmektedir. Böylece emlak piyasası şeffaf hale getirilmektedir.23 Kurumsal yapı şeması aşağıdadır.24
Kadastro
Tapu sicili kayıtları kadastroya dayanmaktadır. Kantonların İsviçre Medeni Kanunu hükümlerini uygulanmasını sağlamaları için federal tapu sicili kayıtlarının tanımlanması gerekmektedir, diğer ifade ile kadastronun yapılması gerekmektedir. 31 Aralık 2020 tarihi itibariyle, İsviçre hakimiyet bölgesinde kadastronun %91’i tamamlanmıştır ve belediyelerin %86’sının tapu sicilinin kaydı tanımlanmıştır. Aşağıdaki tablo, İsviçre’nin 26 kantonunda tanımlanan tapu sicili kayıtlarının % oranını göstermektedir.25 İsviçre de kadastro 1917 yılında başladı, 1976 yılında tamamlanacağı tahmin ediliyordu ama tahminin doğru olmadığı anlaşıldı.26
1912–1993 yılları arasında İsviçre’deki kadastral sistem sadece arazi sahiplik haklarını güvence altına almayı amaçlarken, 1993 yılından sonra hukuki amacının yanında diğer arazi bilgi sistemlerine temel olma misyonunu üstlenmiştir.27
İsviçre Medeni Kanunu (ZGB)
İsviçre Medeni Kanunu’nun karar tarihi 1907 olup, yürürlüğe girdiği tarih 1 Ocak 1912’dir.28 100 yıldır dünyadaki diğer medeni kanunlara ışık tutan İsviçre Medeni Kanun’u Zivilgesetzbuch -ZGB- olarak adlandırılmaktadır. 1892 yılında İsviçre Federal Parlamentosu, kantonlar arası farklı uygulamaları gidermek amacıyla, Almanya’dakine benzer bir yasa çalışması yapması için Profesör Eugen Hubler’i görevlendirdi. Dilinin sade olması ve hakime kanunu yorum yetkisi vermesi nedeniyle, İsviçre Medeni Kanunu Peru, Arnavutluk, Çin Halk Cumhuriyeti, Polonya, Romanya, Bulgaristan tarafından kısmen alınarak kendi medeni kanunlarına uyarlandı. Bunun yanı sıra, kanunun aile hukuku kısmı Letonya, Estonya, Lituanya ve Çekoslovakya tarafından tamamen tercüme edilerek değiştirilmeden kendi yerel hukuk sistemlerine dahil edildi. Almanya da yaptığı medeni kanun revizyonlarında İsviçre Medeni Kanunundan alıntılar yaptı. Türkiye ise kanunu tamamen tercüme ederek, değiştirmeden 1926 yılında kendi medeni kanunu haline getirdi.29
İsviçre’de Tapu Sicilinin Açıklığı
İsviçre’de 1969’a kadar mülkiyet hakkının doğal ve açık bir hak olduğu düşünülmüş, bu nedenle bu hak ile ilgili herhangi bir hüküm federal anayasada yer almamıştır. 1969 yılında referandumla yapılan değişiklikle anayasaya “Mülkiyet hakkı garanti edilir” ifadesi ilave edilmiş, sonrasında ise bu hüküm “Bu hak yasayla sınırlandırılabilir” şeklinde hafifletilmiştir. Bu tarihten sonra arazi sahiplerinin haklarını sınırlandırmak için çok sayıda kanun ve yönetmelik yürürlüğe koyulmuştur.30
İsviçre Medeni Kanunu’nun (ZGB) aleniyet ile il- gili maddesi 19.12.2003 tarihli Federal Kanun ile 01.01.2005 itibariyle değişikliğe uğramıştır. Yapılan değişiklikle hükmün 1. fıkrasında ilgisini inanılır kılan herkesin tapu sicilini inceleyebileceği ve kendisine bir suret verilmesini talep edebileceği kabul edilmiş; hükmün 2. fıkrasında da herkesin kütük sayfasında taşınmazın niteliğine ve özelliklerine, taşınmazın malikinin kimliğine, mülkiyetin türüne ve iktisap tarihine dair bilgilere erişme hakkı olduğu belirtilmiştir. Hükmün 3. fıkrasında yapılan değişiklikle Federal Konsey’e irtifaklar, taşınmaz yükleri ve beyanlar bakımından hangi hususların hükmün 1. fıkrasındaki ilginin inanılır kılınmasına dair zorunluluğa tabi olmaksızın, kamuya açılacağını belirleme yetkisi verilmiştir. Ancak bu belirleme yapılırken kişilik haklarının korunmasına özen gösterilecektir. Hükmün son fıkrasında ise hiç kimsenin tapu kütüğüne kayıtlı bir hususu bilmediğini ileri süremeyeceğine dair ilkeye yer verilmiştir.31
İsviçre Medeni Kanunu’nun 997/II hükmünden ka- muya açıklık ilkesinin sadece ana siciller hakkında söz konusu olacağı anlaşılmaktadır. Zira sözü geçen maddelerde tapu sicilinin unsurları olarak sadece ana siciller sayılmıştır. Bu olması gereken bir sayıştır. Çünkü kamuya açıklık ilkesinin amacı ayni hakların doğumu, kapsamı, içeriği ve ortadan kalkmasını etkileyecek nitelikteki tapu sicili işlemleri hakkında ilgililerin gerekli bilgileri edinmesini sağlamaktadır. Yardımcı siciller bu ilkenin kapsamı dışında kalmaktadır.32 Tapu sicilinin bazı bölümleri tamamen halka açıktır. İlgisini ispatlamasına gerek olmaksızın herhangi bir kişi şu bilgileri edinebilir.
• Bir arsanın tanımı ve yerini,
• Maliklerin isim ve kimlikleri
• Mülkiyet şekli
• Edinme tarihi
• İrtifaklar ve yükümlülükler
• Beyanlar
İlgisini ispatlamak suretiyle tapu sicilini araştırarak edinilen bilgiler ise ipotek gibi bilgilerdir. Kantonlar, taşınmaz satışlarını belirli kısıtlamalara uyarak gazete veya internette yayımlayabilmektedir. Herhangi bir uyuşmazlıkta, tapu sicili kaydını bilmediğini iddia etmek, geçerli bir itiraz olarak kabul edilmemektedir.33 Malik ile ilgili bilgilere sorumlu tapu dairesinden ulaşılabilmektedir.34
Sonuç
İsviçre nüfusu itibariyle ülkemizden 10 kat, yüz ölçümü itibariyle 20 kat küçük bir ülkedir. Dünyadaki en zengin ülkelerden biri olmanın yanı sıra Medeni Kanunu ile tüm dünyaya ışık tutmuştur. Kimi ülkeler İsviçre Medeni Kanunu’nu (ZGB) kısmen alırken ülkemizde Kanunun tamamı çevrilerek alıntılanmıştır.
İsviçre’de ülkemizden farklı olarak kadastro birim- leri ‘Fedaral Sivil Savunma Koruma ve Spor Bakanlığına’, tapu birimleri ‘Federal Adalet ve Polis Bakanlığına’ bağlıdır. Yine bizde, ülke çapında tapu sicili Takbis ile entegre edilmiş iken, İsviçre’de her bir kantonda farklı uygulama ile tapu sicili tutul- makta ayrıca, teknolojik alt yapıya bağlı olarak sicil bazı kantonlarda kağıt ortamında bazılarında elektronik ortamda tutulmaktadır.
Osmanlı Devleti zamanında taşınmaz kayıtları vergi düşüncesiyle yapılmakta iken, dünyadaki gelişmeler doğrultusunda Fransız Medeni Kanunu etkisiyle Mecelle –ilk Türk Medeni Kanunu- yazılmıştır. Mecelle’de tapu sicilinin açıklığı ile ilgili açık bir hükme yer verilmemekle birlikte, Kanunun ruhundan taşınmaz ile ilgili işlemlerin şeriat hükümleri veya izn-i sultanı ile belirlendiği, ayrıca taşınmazın tasarruf işlemlerinin maslahata yani önemli bir meseleye dayanması gerektiği ve halkın menfaatine olması gerektiği söylenebilir.
743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nde tapu sicilinin açıklığına dair hüküm ‘aleniyet’ başlığında 928. maddesinde düzenlenmiş olup, anılan madde İsviçre Medeni Kanunu’nun 970. maddesinde karşılık bulmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda (TMK) 1020. maddeye taşınan hüküm, Türkçeleştirilmiştir.
İsviçre Medeni Kanunu’nda (ZGB) tapu sicilinin açıklığına ilişkin madde, 2005 yılında değişikliğe uğramıştır. Maddenin ‘ilgisini inanılır kılan herkesin tapu sicilini inceleyebileceği ve kendisine bir suret verilmesini talep edebileceği’ , ‘hiç kimsenin tapu kütüğüne kayıtlı bir hususu bilmediğini ileri süremeyeceğine’ ilişkin hükümleri Türk Medeni Kanunu ile benzerlik taşırken; ‘herkesin kütük sayfasında taşınmazın niteliğine ve özelliklerine, taşınmazın malikinin kimliğine, mülkiyetin türüne ve iktisap tarihine dair bilgilere erişme hakkı olduğu’ , ‘Federal Konsey’e irtifaklar, taşınmaz yükleri ve beyanlar bakımından hangi hususların hükmün 1. fıkrasındaki ilginin inanılır kılınmasına dair zorunluluğa tabi olmaksızın, kamuya açılacağını belirleme yetkisi verildiği’ hükümleri TMK 1020. madde hükmünden farklılık göstermektedir. Ayrıca, kamuya açıklık ilkesi İsviçre’de ana siciller için söz konusu iken, ülkemizde ilginin kapsamına göre ana ve yardımcı sicillerin incelenmesi mümkündür.
Klasik devlet yapısından modern devlet yapısına geçiş sürecinde toplumsal, sosyal ve ekonomik gelişmelerin göz önüne alınarak politika üretildiği, toplumun tüm kesimlerin yönetime üretime katılımının sağlandığı gözetildiğinde, kamuya açıklık ilkesi anlayışında değişiklik kaçınılmaz olmaktadır. İsviçre’de emlak piyasasını şeffaf hale getirmek, yatırımcılara yön vermek ve ekonomiyi kalkındırmak amacıyla kamusal nitelikli tapu sicilinin çoğu verilerine ilginin ispat edilmesine gerek kalmaksızın ulaşılması imkanı tanınmıştır. Hatta, kantonlar, taşınmaz satışlarını belirli kısıtlamalara uyarak gazete veya internette yayımlayabilmektedir. Ancak, kişisel hakların korunmasına özen gösterilmekte, ipotek gibi bilgilerin paylaşılması için ilginin ispat edilmesi, ayrıca malik bilgisini edinmek için müdürlüğe gidilmesi gerekmektedir.
İsviçre’de doğal ve açık bir hak olarak görülen mülkiyet hakkına ilişkin kamusal kısıtlamaların diğer bir ifade ile taşınmaz üzerindeki şerhlerin beyanların kadastral verilerle gösterilmesi ve kantonlar arasındaki farklı uygulamaları içeren tapu sicillerin entegre edilmesi 2014 yılında hedeflenmiştir. Böylece standartlaşan verilerin etkin bir şekilde paylaşımı ve ekonomiye katkı amaçlanmıştır.
DİPNOTLAR
1 https://tr.wikipedia.org/wiki/isviçre 10.08.2021
2 https://www.mfa.gov.tr/isvicrenin-siyasi-gorunumu.tr.mfa 13.10.2021
3 https://web.itu.edu.tr/tahsin/CBS2007/bildiri/S_106.pdf 06.01.2022
4 “İsviçre’ye Hoş Geldiniz” (PDF). bfm.admin.ch. Erişim tarihi: 12 Eylül 2013. 15.10.2021
5 https://www.mfa.gov.tr/turkiye-isvicre-siyasi-iliskileri. tr.mfa 13.10.2021
6 https://www.mfa.gov.tr/isvicrenin-ekonomisi.tr.mfa 13.10.2021
7 https://www.mfa.gov.tr/isvicre-kunyesi.tr.mfa 13.10.2021
8 https://data.worldbank.org/country/turkey?locale=tr (2019 verileri)
9 https://www.mfa.gov.tr/isvicrenin-ekonomisi.tr.mfa 13.10.2021
10 https://www.mfa.gov.tr/isvicrenin-siyasi-gorunumu.tr.mfa 13.10.2021
https://www.fedlex.admin.ch/eli/cc/24/233_245_233/en#- book_4/part_3/tit_25/lvl_C/lvl_I_I 22.12.2021
Akipek, Jale, Eşya Hukuku, İstanbul 2018, s:231
https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/turkiyenin-kadastrosu-yuzde-99-48-tamamlandi/1840376 21.12.20215 Şubat 1912 tarihli “Emvali Gayrimenkulenin Tahdit ve Tahriri Hakkındaki Muvakkat Kanun” ile Konya ilinin Çumra ilçesinde başlanıldı ancak 1. Dünya Savaşı nedeniyle çalışmalara ara verildi. Tapu Umum Müdürlüğü Teşkila- tının kurulmasından sonraki kadastro başlama yılı 1925.
Akipek, Jale, Eşya Hukuku, İstanbul 2018, s:234
Esmer, Galip, Mevzuatımızda Gayrimenkul Hükümleri ve Tapu Sicili, s:30
Prof.Dr. Yusuf SANCAK Arş. Gör. Emre KIYAK, ‘Günümüz Türkçesiyle Mecelle’nin Onaltıncı Kitabı Kitabü’l Kaza’ makale https://dergipark.org.tr/tr/download/article-fi- le/262853 21.10.2021
https://tarihibilgi.org/medenikanun/ 13.10.2021
Gürsel Öcal DÖRTGÖZ, Nevzat İhsan SARI, ‘Mecelleden kaynaklanan Taşınmaz hakları’ http://www.imarkadast-ro.com/userf iles/f ile/Makaleler/Mecelleden_Kaynaklnan_Tasinmaz_Haklari.pdf 26.10.2021
http://www.isefam.sakarya.edu.tr/wp-content/uploads/2018/02/FIKIH-II-NOTLAR-2017.pdf 27.10.2021
https://sehitkadersivriortaokulu.meb.k12.tr/meb_iys_dos- yalar/34/22/736214/dosyalar/2019_09/18160535_ 25125215_MECELLE_ilk_100_MADDE_VE_TAM_METiN.pdf?CHK=-de00edf9ed627fafaf8605516552719c 05.01.2022
AKİPEK, Jale, Eşya Hukuku, İstanbul, 2018, s:238.
https://tarihibilgi.org/medenikanun/ 13.10.2021
https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/5.3.743.pdf 27.10.2021
https://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/1668.pdf 24.11.2021 25 AKİPEK, Jale, Eşya Hukuku, İstanbul, 2018, s:225-229.
26 https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.5.4721.pdf 28.11.2021 27 AKİPEK, Jale, Eşya Hukuku, İstanbul, 2018, s:276. 28 https://www.cadastre.ch/en/about/contact/egba.html 21.12.2021 29 https://www.cadastre.ch/en/gb/objective.html 21.12.2021 30 https://www.cadastre.ch/en/gb.html 21.12.2021 31 https://www.cadastre.ch/en/about.html 21.12.2021 32 https://www.cadastre.ch/en/gb/status.html 21.12.2021 33 AKİPEK, Jale, Eşya Hukuku, İstanbul, 2018, s:231. 34 https://web.itu.edu.tr/tahsin/CBS2007/bildiri/S_106.pdf 06.01.2022 35 https://www.fedlex.admin.ch/eli/cc/24/233_245_233/en#book_4/part_3/tit_25/lvl_C/lvl_I_I 22.12.2021 36 https://www.dw.com/tr/iki-%C3%BClkeye-tek-medeni-kanun/a-15639237 06.01.2022 37 https://web.itu.edu.tr/tahsin/CBS2007/bildiri/S_106.pdf 38 http://www.ilhanhelvacidersleri.com/turk-medeni-kanunu/turk-medeni-kanunu-madde-1020 12.11.2021 39 AKİPEK, Jale, Eşya Hukuku, İstanbul, 2018, s:275. 40https://www.cadastre.ch/en/gb/objective.html 21.12.2021 41 https://www.cadastre.ch/en/home.html